19 Mart 2008 Çarşamba

ETKİLİ REKLAMCILIK

Koskocaman yüzeyleriyle, sürekli hareket halinde olmalarıyla ve günde yüzlerce hatta belki binlerce insani taşımalarıyla oldukça önemli bir kaynak oluşturan otobüslerin iç panelleri, diş yüzeyleri, yan tarafları, arka yüzeyleri, metrolar, trenler ve uçaklar reklam şirketleri için kaçınılmaz bir fırsat.Ve bu transit taşımacılığı sağlayan araçların yolcu indirip bindirmek için uğradıkları her bir nokta olan otobüs durakları,metro ve tren istasyonları,havaalanları insanların ilgisinin çekilebileceği en sistematik yollardan biridir bana kalırsa.
Hayatın yoğunluğu içerisinde çevresine göz atamayacak kadar beyni meşgul olan insanların birkaç dakikalığına oturup vasıta beklediği duraklar ve istasyonlar insanların gözüne ilişebileceği reklamları sergilemek için büyük bir avantaj ve reklam şirketleri için de etkili bir strateji.Bu konuda Nike güzel ve dikkat çekici bir reklam yapmış.Metro vagonundan çıkan yolcular birden beşe kadar sıralanmış bir kulvar ile karşılaşıyor ve hemen yanındaki bilboardda da Nike ayakkabısıyla koşan bir sporcunun resmi var.Metro istasyonu gibi etrafta çok fazla ilgilenecek şey olmayan bir mekanda hem insanların ilgisini çekebilecek hem de 3-4 dakikada bir sürekli insan değişimi gerçekleştiğinden çok fazla insana hitap edebilecek bir reklam olmuş.Metro vagonundan çıkan ve genel olarak etrafta oyalanmadan işine ve ya okuluna ya da önemli bir toplantıya yetişmek için adeta birbirleriyle yarışan insan profiline de uygun olan bu reklam insanlara bir pankurda oldukları havasını yaratıyor ve bu pankurda Nike giymenin bir ayrıcalık olduğu mesajını da veriyor.

Hiç yorum yok: